0555 687 39 65
info@halilibrahimcelik.av.tr

Anlaşmalı Boşanma

Miras, Bilişim, Ceza, Aile ve İş Hukuku Avukatı

Anlaşmalı Boşanma - Av. Halil İbrahim Çelik

Evlilik kurumu hukuki olarak 2 şekilde sona ermektedir. Bu eşlerden birinin ölümü veya boşanmadır. Boşanma ise pratikte 2 şekilde yürütülmektedir. Bunlar anlaşmalı boşanma ile çekişmeli boşanmadır. Anlaşmalı boşanma davası çekişmeli boşanma davasına göre çok daha kısa sürede neticelenmekte ve birçok açıdan çekişmeli boşanma sürecine göre çok daha makul şekilde yürümektedir. Ancak bu dava türüne başvurabilmek için bir takım şartlar kanunca öngörülmüştür. Şöyle ki;

Anlaşmalı Boşanma Şartları

1- Anlaşmalı boşanma davasının gerçekleşebilmesi için öncelikle evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması gerekmektedir. TMK’nın 166. maddesi evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayanan boşanmayı hükme bağlamıştır. Anlaşmalı boşanma davası da işte bu maddenin üçüncü fıkrasında açıklanmaktadır.

Anlaşmalı Boşanma İçin 1 Yıl Evli Kalma Şartı

2- Anlaşmalı boşanma için tarafların evlilikleri en az 1 yıl devam etmiş olmalıdır. 1 yıllık süre dolmadan taraflar anlaşmalı olarak boşanamazlar. Bu süre dolmadan açılan davalar anlaşmalı olarak değil çekişmeli olarak yürütülürler. Bu 1 yıllık sürenin aynı evde veya ayrı evlerde geçmesi gerekmez. Aslolan evlilik tarihinden itibaren en az 1 yıl geçmesidir.

Boşanmaya İlişkin Tüm Konularda Anlaşmak

3- Anlaşmalı boşanma için tarafların evlilik birliğini sona erdirmek üzere her konuda anlaşmış olması gerekir. Burada öncelikle taraflar boşanma fikrinde anlaşmalıdırlar ayrıca boşanmanın tüm ferilerinde de anlaşmaları zorunludur. Çocuk varsa velayet, kişisel ilişki, ziynet eşyaları, maddi ve manevi tazminat, yoksulluk ve iştirak nafakası ve mal rejimleri gibi bütün konularda anlaşmalıdırlar.

Anlaşmalı Boşanmalarda Davaya Katılma Zorunluluğu

4- Taraflar ayrıca duruşma günü bizzat mahkemede hazır bulunmalı ve boşanma iradelerini sözlü olarak hakim önünde beyan etmelidirler. Bu anlaşmalı boşanma davasının en önemli şartlarından biridir. SEGBİS veya istinabe yoluyla eşlerinin beyanının alınması mümkün değildir. Hakim tarafları bizzat dinler ve iradelerinin hiçbir etki altında kalmadığına kanaat getirir. Yargıtay 2. Hukuk dairesi E:2012/23500 K:2012/27564 ve 19.11.2012 tarihli kararında davalının davacı tarafından tehdit ve baskı altında olması nedeniyle serbest iradesiyle anlaşma yapmış olmadığından anlaşmalı boşanma talebini kabul etmemiştir. Ayrıca 2.HD E:1989/10658 K:1190/2000 ve 19.02.1990 tarihli kararında tarafların mahkemede hazır bulunmadıkları ve kendilerini vekille temsil ettirdikleri dolayısıyla anlaşmalı boşanma isteğinin tarafların serbest iradelerinin eseri olduğundan söz etmenin mümkün olmadığına karar vermiştir. Boşanma protokolünün imzalansa bile hakim önünde boşanma isteğini dile getirmeyen taraflar boşanamazlar. Bu nedenle davanın en önemli şartlarından biri bizzat irade beyanıdır.

5- Bu dava türünde hakimin protokole müdahale yetkisi kanunen kısıtlı tutulmuştur. Hakim ancak kamu düzenine veya kanuna aykırlık ile çocukla alakalı durumları çocuğun yüksek menfaatine uygun bulmaz ise müdahale edebilir. Bunun  dışında eşler arasında kanuni sınırlar dahilinde yapılan anlaşmaya müdahale edemez. Yargıtay 2. HD E:1995/1064 K:1995/11879 ve0 9.11. 1995 tarihli kararında anlaşmalı boşanma taraflar arasındaki tüm uyuşmazlıkları halledecek nitelikte olmasını ve hükmü buna göre kurulmasını açıkça belirtmiştir. Taraflar hakimin uygun bulduğu değişiklikleri kabul etmezse dava çekişmeli boşanma olarak devam eder.

Anlaşmalı Boşanma Davası Dilekçesi

Anlaşmalı boşanma dilekçesinde boşanma gerekçesi olarak ayrıntılı bir izahate gerek yoktur. Ayrıca tarafların delil sunmaları da gerekmez.  Hakim süreleri ve boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumunu inceleyecektir. Kanuni şartlarının yerine getirildiğine  kanaat getirirse boşanma gerçekleşir. Boşanmanın ne kadar süreceği anlaşmanın içeriğine ve mahkemenin iş yüküne göre değişir. Genellikle ilk celsede karar verilmektedir. Anlaşmalı boşanma dilekçesi Aile Mahkemesine verilmelidir. Aile mahkemesinin bulunmadığı yargı çevrelerinde ise genel görevli Asliye Hukuk Mahkemelerinde dava açılmalıdır. Kesin yetki hali söz konusu olmadığından her yerde açılabilir. Boşanma kararı kesinleşince karar mahkemenin bulunduğu yer nüfus müdürlüğüne gönderilir ve tarafların nüfus kütüğüne işlenir. Bu işlemden sonra taraflar nüfus müdürlüklerinden güncel nüfus cüzdanlarını alabilir.

Anlaşmalı Boşanma Protokolü

Anlaşmalı boşanma davasında taraflar bir protokol hazırlayarak boşanma niyetlerini ve tüm hususları yazıya geçirebilirler. Bu zorunlu olmayıp duruşma günü hakim huzurunda da yapılabilir. Hazırlanacak protokole tarafların kimlik bilgileri açıkça yer almalıdır. Ayrıca 1 yıllık sürenin hesaplanması açısından evlilik tarihleri ile anlaşmalı boşanma iradeleri de protokolde yer almalıdır.

Boşanma Protokolü Hazırlanması

Tarafların müşterek çocukları varsa bu çocukların doğum tarihi ve ismi belirtilerek protokole yazılması gerekir. Zira ele alınan en önemli konulardan biri çocukların velayetidir. Müşterek çocuğun velayetinin kimde kalacağı açıkça düzenlenmelidir. Yargıtay 2. HD E:2014/13795 K:2014/24743 ve 4.12.2014 tarihli kararında mahkemece, sosyal hizmet uzmanı tarafından hazırlanan raporda çocuğun yaşı itibarıyla anneye verilmesi yönündeki görüşü tarafların kabul ettiği gerekçesiyle velayet anneye verilmişse de duruşma tutanağında davacı ve davalının velayeti istediği dolayısıyla bir anlaşmanın olmadığı görülmüştür. Bu durumda velayet konusunda tarafların delilleri toplanıp sonuca göre karar verilmesi gerektiği kabul edilmiştir.

Boşanma Protokolünde Çocukla Kişisel İlişkinin Tesisi

Taraflarca hazırlanacak protokolde velayetin yanısıra velayeti almayan tarafın çocukla ne sıklıkta görüşeceği de belirtilmelidir. Kişisel ilişki konusu protokolde belirtilmezse hakim müdahalesi ile belirlenir. Hafta sonları, dini bayramlar, milli bayramlar, yılbaşı, kış sömestr tatili, yaz tatilleri veya taraflarca belirlenen diğer zamanlarda hangi saatler arasında ve nerede görüşmenin yapılacağı açıkça belirtilmelidir. Bu belirlemede çocuğun üstün yararı gözetilecektir. Çocuğun eğitimini aksatmayan, kendi hayatını ikiye bölmesine gerek bırakmayan ve psikolojisini olumsuz etkilemeyecek zaman dilimleri belirlenmelidir. Kişisel ilişki konusu oldukça önemli bir alandır zira çocuk belirli bir yaşa gelene kadar uygulamada kalacağından eşler arasında ileride oldukça ciddi sorunlar yaratabilmektedir. Bu nedenle kişisel ilişki belirlenirken eşler çok dikkatli hareket etmelidir. Zira boşanma sürecinde düşünülmeyen hususlar ileride gerek taraflar gerekse müşterek çocuğu manevi anlamda zedeleyebilmektedir. Burada velayeti almayan tarafın da çocukla yeterli zamanı geçirmesi gözönüne alınmalı ve matbu bir kişisel ilişki süresi değil olayın özelliğine göre ayrıntılı şekilde düzenlenmelidir.

Boşanma Protokolünde İştirak Nafakası

Çocuğun velayeti kendisinde olmayan tarafın iştirak nafakası ödeyip ödemeyeceği, ödeyecekse ne kadar miktar ödeyeceği, gelir düzeyi ve çocuğun ihtiyaçları gözetilip belirtilmelidir. Bu nafakaya artış miktarı eklenebilir. Örneğin ‘Ödenecek iştirak nafakası bedeli her yılın 1 Ocak tarihinde geçen yılın TÜFE oranında arttırılacaktır.’  Ödeme şekli de belirlenmelidir. Bankada açılacak hesaba yatırılması veya farklı ödeme şekilleri tarafların iradesine göre gündeme gelebilir.

İştirak nafakasında gelecekte meydana gelebilecek durumlar ve çocuğun menfaatleri göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuğun özel sağlık poliçeleri, eğitim masrafları, barınma giderleri gibi ihtiyaçları bu nafakanın belirlenmesinde rol oynar. Taraflar anlaşmalı boşanma protokolünde nafaka talep etmemelerine rağmen velayeti kendisine verilen taraf iştirak nafakası talep edebilmelidir. Davacının anlaşmalı boşanmada çocuk için iştirak nafakası istememesi çocuğun hakkı olan eğitim ve öğretimi sağlayacak yardımın istenmesine engel değildir. ( Gerekçe: Y 2.HD E:1998/10493 K:1998/10861 ve 14.10.1998 tarihli kararı)

Anlaşmalı Boşanmada Nafaka Konusu

Hazırlanacak protokolde tarafların birbirlerinden nafaka isteyip istemediği ile isteniyorsa miktarı, ödeme günü ve artış oranı da protokolde yer almalıdır. Boşanma sonrası çocuğun masraflarının artması veya tarafların maddi durumlarında oluşacak olumlu veya olumsuz durumlara göre nafaka arttırılabilir veya azaltılabilir. Ancak bunun için yeni bir dava açılmalıdır.

Anlaşmalı boşanma protokolünde belirtilen artış oranı böyle hakkaniyetin gerektirdiği şekilde durumun değişmesi söz konusu olmadan ihlal edilemez.

6- Tarafların maddi-manevi tazminat talepleri açıkça düzenlenmelidir. Böyle bir talepte bulunmayacaklarsa, maddi manevi tazminat taleplerinin bulunmadığı belirtilir. Talep varsa, miktar ve ödeme şekli de belirtilecektir. Tazminat hakkı saklı tutularak anlaşmalı boşanma kararı verilemez. Çünkü tazminatın saklı tutulması bu konuda ihtilafın olduğu, çözümünün ileriye bırakıldığını gösterir. Anlaşmalı boşanma davasında boşanmanın mali sonuçlarıyla ilgili olarak taraf anlaşması dışında mahkemenin herhangi bir takdir hakkı yoktur. Bu konuya ait anlaşma mahkemece uygun bulunmuyorsa hakim taraflardan gerekli gördüğü değişiklikleri yapmalarını ister ve onların kabulüyle boşanmaya karar verebilir. Mahkeme kendisini taraf yerine koyarak kendi takdirine göre maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedemez.

Anlaşmalı Boşanmada Mal Paylaşımı

7- Anlaşma boşanma protokolünde taraflar evlilik birliği içerisinde edindikleri malları nasıl paylaşacaklarını da protokole bağlamalıdırlar. Ancak burada farklı görüşler de vardır. Mal rejimi anlaşmasının zaruri olmadığı ve sonradan ayrı bir dava konusu yapılabileceği de ifade edilmektedir.

Katkı, katılma ve değer artış payı istediklerine ilişkin ifadenin protokolde mutlaka bulunması gerekir. Taraflar protokolde birbirinden mal talebinde bulunmayacağı hususunu belirleseler de ‘mal’ teriminin tüm taşınır ve taşınmazları kapsadığını kabul etmek mal rejimi davalarının ruhuna aykırıdır. Ayrıca bu husus mal talebinden feragat anlamına gelmemektedir. ( Gerekçe: Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E:2013/9389 K: 2014/4769 ve 20.3.2014 tarihli kararı) Tarafların protokolde belirttikleri hususlarda tam bir anlaşmaya varmaları gerekir. Paylaşılacak mal gayrimenkulse tapu bilgileri, otomobil ise araç ruhsatı sunulmalı, menkul mallarınsa nasıl paylaşılacağı açıkça belirtilmelidir.

Yargılama Giderleri

Hazırlanacak protokolde yargılama gideri ve varsa tarafların vekillerinin vekalet ücreti talepleri de belirtilmelidir.

Yapılan duruşma sonrası gerekçeli karar yazıldığında taraflar veya vekillerince istinaftan feragat edilerek dava kesinleştirilir ve nüfus kütüğüne işlemesi için ilgili nüfus müdürlüğüne müzekkere gönderilir.

Av. Halil İbrahim ÇELİK Merve ARABACI

5.00 avg. rating (100% score) - 4 votes

7 cevap

  1. Kamil Özgömeç dedi ki:

    Merhaba adli tatilde anlaşmalı boşanma olur mu?

    • Merhabalar;
      Mahkemelerde aynı hastaneler gibi hiçbir dönem kapanmazlar. Adli tatil sadece acil işler dışında duruşmaların yapılmadığı bir dönemi ifade eder. Bunun dışında dava açmakta herhangi bir sakınca yoktur.

  2. […] Örneğin İstanbul Barosu 2016 yılı boşanma davası avukatlık ücreti olarak, anlaşmalı Boşanma Davası Ücreti 4700 TL, çekişmeli boşanma davası ücreti 6900 TL (6900 TL’den az olmamak […]

  3. fatma uysal dedi ki:

    merhaba bende boşanma sürecindeyim.eşimi avukata gderken gördüm ve ailesinin etkisi ile boşanma kararı aldıgını öğrendim.benım avukat arkadasımla onun avukatı arkadas cıkdı ve uzlaşarak boşanılmakdan vazgecildi.eşimi eve cagırmak için dükkanına gittiğimde beni darp etti ve bir gün sonra şikayetçi oldum.Uzaklaştırma aldı ve o süreçde çekişmeli boşanma davası açtı ve benden 100 bin maddi 100 bin manevi tazminat istiyor.aynı davayı bende açtım.mal rejimi davasıda actım şimdi farklı bir beyaz eşya dükkanı acıyor ama babası üzerine oraya da dava açmak istiyorum eşim dükkanı işleten kişi ama babası üzerine actı ne yapabilirim o dükkanın ona ait oldugunu nasıl ispatlarım ?

  4. […] Anlaşmalı boşanma davaları, çekişmeli olarak açılacak davalardan süreç olarak farklıdır. Anlaşmalı boşanma denildiğinde insanlar boşanmanın daha kolay olduğunu düşünebilirler. Bu bir nebze de olsa doğrudur fakat boşanmanın hukuki sonuçları düşünüldüğünde çekişmeli boşanma davaları ile arasında bir fark bulunmaz. Her iki boşanma yönteminde de taraflar, çocuğun velayeti, mal paylaşımı, tazminat ve nafaka gibi önemli hususları sonuca bağlamaktadırlar. O yüzden anlaşmalı boşanma davaları sonucunda da hak kaybı yaşanmaması adına uzman bir anlaşmalı boşanma avukatı tarafından destek alınması önerilir. […]

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


3 × = onsekiz

Sorunuz mu var?