0555 687 39 65
info@halilibrahimcelik.av.tr

Ticaret Şirketleri Hakkında Genel Bilgiler

Miras, Bilişim, Ceza, Aile ve İş Hukuku Avukatı

6102 sayılı Ticaret Kanunu’nda ticaret şirketleri 124 ve devamı maddelerde sayılmıştır. Türk Dil Kurumu‘na göre şirket ortaklık anlamına gelmektedir. Bir diğer anlamı da iki veya daha çok kimsenin iş yaparak kazanç elde etmeleri için biraraya gelmeleridir. Ancak 6102 sayılı Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile şirket kurabilmek için bir kişi dahi yeterli sayılmıştır. Özellikle limited şirketlerde bu değişiklik oldukça önemli olup limited şirketler ile ilgili makalemizde bu konuya değineceğiz.

Ticaret Kanunu’ndaki Ticaret Şirketleri

Kanunun 124. maddesinde şirketleri sayılmıştır. Buna göre anonim, limited, kollektif, komantid ve kooperatifler ticaret şirketleri arasında satılmıştır. Şirketler kanunda yazanla sınırlı olup başka bir ticaret şirketi türü öngörülmemiştir.

Ticaret şirketleri ayrı bir tüzel kişiliğe sahiptir. Hukuk sistemizde kişiler gerçek kişiler ve tüzel kişiler olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Gerçek kişi tam ve sağ doğmak kaydıyla anne karnına düşen kişilerdir. Tüzel kişiler şirket, vakıf, dernek vb gerçekte hükmi bir şahsı olmayan ancak mevzuat çerçevesinde aynı gerçek kişiler gibi hak ve borç altına giren kişiler olarak tanımlanabilir.

Sermaye Koyma Borcu

Şirket kurabilmek için öncelikle bir sermayeye ihtiyaç vardır. Buradan şirket kuracak kişi veya kişiler sermaye koyma borcu altına girerler. Bu sermaye nakdi para olmak zorunda değildir. Nakdi paranın yanısıra kıymetli evrak veya diğer sermaye şirketlerine ait paylar, fikri mülkiyet hakları, taşınır veya her çeşit taşınmaz, taşınır veya taşınmazı kullanma hakkı, kişisel emeki ticari itibar, ticari işletmeler, maden ruhsatları ve özünde devrolunabilen ve nakden değerlendirilebilen her türlü değer sermaye olarak ticaret şirketleri kurmak için kullanılabilir.

Ticaret şirketleri kurulurken her ortak şirket sözleşmesinde şirkete koymayı taahhüt ettiği oranda şirkete karşı borçludur. Kimi durumlarda kişiler kuracakları ticaret şirketleri için bir taşınmazı veya taşınmaz üzerindeki ayni hakkı sermaye olarak koymak isterler. Bu tür durumlarda yapılan şirket sözleşmesi hükümlerinde resmi şekil aranmaz. Ticaret şirketleri kurulmakla birlikte sermayelerinde olan mallar üzerinde tasarrufta bulunma haklarına sahiptirler. Ancak eğer sermaye bir taşınmaz ise tasarruf için öncelikle tapu siciline tescil şartı bulunmaktadır.

Şirket ortaklarının sermaye koyma borçlarını yerine getirmemeleri halinde şirket bunlara dava açarak borçlandıkları sermayeyi ödemelerini isteyebilir. Eğer gecikme nedeniyle şirketin bir zararı mevcutsa önceden ihtar etmek şartıyla tazminat da talep edilebilir. Sermaye borcu için tescil itibarile temerrüt faizi de uygulanmaktadır.

Kimi durumlarda ortaklar alacaklarını şirkte sermaye olarak koymaktadırlar. Ancak bu alacaklar tahsil edilmeden ortağın sermaye borcu sona ermez. Bu alacak şirkete süresinde ödenmezse doğacak temerrüt faizinden ortak da sorumlu olur.

5.00 avg. rating (100% score) - 1 vote

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


5 − = üç

Sorunuz mu var?